PANDEMİ SÜRECİNDE EĞİTİM
- 3T EĞİTİM KURUMLARI
- 21 Ara 2020
- 2 dakikada okunur
2020 yılının son demlerini yaşarken, yaklaşık bir senedir istenmeyen bir virüs ile birlikteyiz. Üzülerek söylemek zorundayım ki bir süre aynı gezegende yaşamak mecburiyetindeyiz. Hal böyleyken, önceliklerimiz de bu davetsiz misafirin hareketlerine göre şekillenmeye başladı. Hayat gayemizi bulma yolunda, hiç şüphesiz en mühim gereksinimlerimizden biri olan eğitim ile ilgili belli başlı düzenlemelere gidilmek durumuna kalındı.
Global dünyada yeni bir iskelet kazanan eğitim; geleneksel eğitim modelinden sıyrılarak ‘’modern’’ bir boyuta evirildi. Uzaktan eğitim, kimi ülkelerde daha hızlı kabullenilirken kimi ülkelerde mecburi bir kabullenişten ibaret…
Peki, malum soruyu soralım hadi! Neden yüz yüze eğitimi uzaktan eğitime tercih ediyoruz?
Gelenek ve göreneklerine bağlı toplumlar alışkanlıklarını; ya bırakmaktan çekinirler ya da hiçbir zaman bırakamazlar. Burada alışkanlıktan kastımız işin yüz yüze eğitim tarafı. Aslına bakarsanız bu gayet normal. Öğrenci, bulunduğu havayı teneffüs etmek ister aynı şekilde öğretmen de. Yalnız şunu da ifade edelim; bu durum sübjektif açıdan da değerlendirilebilir. Ne de olsa her toplumun kültürel olguları aynı olmak durumunda değil.
Pandemi sürecinde uzaktan eğitime, geleneksel dürtülerimizden sıyrılıp yaklaşabildik mi? Kendi adıma ifade etmeliyim ki; bu hiç kolay olmadı. Ön yargılarımızı ancak gerektiğinde kırabildiğimizi fark ettik. Değişimin mecburi tarafını kabullenişte diyebiliriz buna. Doğru materyalleri ( tahta, tablet vs.) kullandığımızda ve elimizin altındaki internet ağını büyük bir fırsata çevirebileceğimizi anladığımız an bilgiye de daha hızlı ulaşabileceğimizi fark ettik.
3T Eğitim Kurumumuz çatısında, derslerimizi öğrencilerimize uzaktan da olsa dersliklerde sunabilme gayreti içerisindeyiz. Ya da gereken ortamı, onlara en verimli şekilde oluşturma özverisiyle hareket ediyoruz. Öğrencinin bu noktada, mekana kendini yabancı hissetmemesi onun bilgi alışverişindeki motivasyonunu da kuvvetlendirecektir.
Anlaşılır bir ifade ile aktarım, gerektiğinde kanalı kontrol işlevi bize, yine kontrolün elimizde olduğunu hissettirmektedir. Öğrenci açısından canlı ders niteliğinde verilen eğitim, soru-cevap halinde teşekkül etmektedir. Sorusunu tahtada veya tablette aktaran öğretmen, öğrencisiyle yine birebir iletişim kurabilmektedir.
Üniversite yıllarında okuduğumuz; Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Bergson’un zaman kuramı ışığında şekillenmiş şiirleri ve yazıları eşliğinde ‘’Değişerek gelişmek; gelişerek devam etmek’’ felsefesini günümüzle daha yakından bağdaştırabilmekteyim. Farkında değiliz belki fakat, gün geçtikçe güçleniyoruz. Bunun sebebi; değişiyoruz işte, gelişiyoruz… M. Alperen Ayan Türkçe Öğretmeni
Comments